14 Şubat çikolatam benim minik sevgilim :)

29 Nisan 2008 Salı

UMUT'U BEKLERKEN

1. Trimester ( ilk 3 ay)



Canım oğlum; 28 haziran 2007 günü baban Japonya'dayken dayanamadım test yaptım, pozitif çıktı. Ama daha önceki kötü tecrübemden dolayı da kendimi çok kaptırmak istemedim bir süre bekleyip herşey yolunda gidecek mi bakal
ım diye beklemeye, çekirdek aile dışındakilere ondan sonra söyleme kararı aldım.

Bu testi yaptığımda daha 4 haftalıktın ve ben 7 haftalık olana kadar doktora gitmedim özellikle. Çünkü ultrasonda o haftadan önce görünmeyebiliyo aksilikler olabiliyo ve benim bu aksilikleri göze almaya gücüm yoktu.





İyi ki de beklemişim çünkü gittiğimde
kalp atışların bile belliydi. Tabi daha minnacık nokta şeklinde görünüyodun ama o kalp atışlarını görmek bana müthiş bir heyecan yaşatmıştı.
o gün kandildi hangi kandildi hatırlamıyorum ama bir kaç eş dosta kandil tebriğiyle beraber hamile olduğumun müjdesini de verdim.




İlk 3 ay benim için çok endişeli geçti çünkü her an seni kaybetme korkusu yaşıyodum ve aynı şeyleri tekrar yaşamak istemiyordum. Hamilelik belirtileri de çok aşırı hissetmediğim için arada tedirgin oluyodum ve bu yüzden sık sık doktora gidip iyi haberlerini alıyodum.





















Bu görüntülerde sen 10 haftalıktın ve bu kadar minnacık bişeyin bu kadar sevimli olabileceğini, kafasının, burnunun bile belli olacağı hiç aklıma gelmemişti. Kolların bacakların bile oynuyodu çok güzeldi. Doktorun yanından çıktığımda mutluluktan uçuyordum resmen. Çok şükür herşey gayet iyi gitti ve riskli
dönem olan 12 haftayı güzelce atlattık.

























2. Trimester (4-5-6. Aylar)






Daha 13 haftalıktın ki bir oğlumuz olacağını öğrendik. babanın tepkisi çok komikti, doktora "nerden anladınız erkek olduğunu? diye sordu. O da "tabii ki pipisinden" dedi, güldük. Eve gitmeden daha anneannen ve teyzenlere yeni haberimizi verdim ve eve gittiğimizde de internetten erkek isimlerine bakıp daha o günden "Umut" olabilir diye düşündüm. Baban ilk başta daha değişik bir isim olsun biraz daha düşünelim dedi ama sonra herkes seni daha karnımdayken "Umut" diye sevince o da alıştı ve adın daha
doğmadan "Umut" oldu. Karnım 4. ayda belli olmaya başlamıştı ve artık insanlar dışarıdan bakınca hamile olduğumu anlamaya başlamıştı ve bu benim çok hoşuma gidiyordu. İlk 3 ayda almadığım kiloları da hızla almaya başlamıştım. 16. haftada da ilk kıpırtılarını hissetmeye başladım. harika bir duyguydu ve ilk zamanlar seni her hissettiğimde gözlerim doluyordu. Başta anlık hareketlerdi, karnımın içinde bişey kayıyodu sanki, sonra uzun sürmeye başladı. Genelde başkaları geç hissedermiş ama maşallah oğlum, öyle hareketliydin ki baban da daha ilk zamandan hissedebildi seni. Çünkü bi oynamaya başladın mı bi süre hiç durmuyordun. Hareketlerini hissetmeye başlayınca



da artık daha rahattım, 2 haftada bir doktora koşmuyordum :)







Henüz alışveriş yapmaya çekiniyodum ya kötü şeyler olursa diye ama Zeyland çocuk mağazasına gidip o güzel şeyleri görünce ilk alışverişini yaptım. 5 aylık falandın sanırım ve sana çok güzel şeyler aldım. Yatak takımın, hastane çıkışın ve birkaç güzel cici daha.












3.Trimester ( son 3 ay)




24 haftalıktın doktorumuz Doç. Dr. Altay Gezer'in muayenehanesine gidip ileri düzey ultrasona girdik ve tüm organlarını inceledi. Çok şükür hiçbi sorun görünmüyordu ve içimiz rahat etti. Artık hareketlerin ufak pıt pıtlar yerine güm gümlere dönüşmeye başlamıştı. Önceden sadece 1 elimizle hareketini hissediyorduk, ama artık 1 el yetmemeye başladı 2 elimizle ancak hissediyorduk. Karnım da kocaman oluyodu artık, ama öyle çok hantal bir hamile tablosu çizmedim sanırım. Ben çok daha fazla şişeceğimi sanıyordum öyle olmadı. Artık gece uykudan sık sık uyanıyodum ve karnımın ağırlığından dolayı bir taraflarım çok ağrımış oluyodu her uyandığımda. Çünkü sadece yana yatabiliyodum. Ama tüm zorluklarına ağrılarına rağmen hiç bir zaman hamilelikle ilgili bi şikayetim olmadı, aksine o kadar mutlu bir hamileydim ki tüm sıkıntılara rağmen o mutluluk ağır basıyodu hiç şikayet etmiyodum. hamilelik dönemi gerçekten çok özel bir dönemdi ve hatta daha bile uzun sürse hoşuma gidecekti sanki. Seni içimde hissetmek müthiş bir duyguydu bi tanecik oğlum benim.









Altay Bey'e son kontrolümüzde 7 aylık falandın sanırım. Altay Bey tam yüzünü fotoğraflandıracaktı, babanla merakla bekliyoduk ki ellerini yüzüne götürdün. Biraz bekledi ellerini çekersin diye, çekmeyince karnımla oynadı rahatsız ol da çek diye ama malesef çekmedin. Beni diğer tarafa döndürdü ama yine hiç oralı olmadın. "Amma inat oğlunuz var kime çekmiş bu?" dedi. olsun, sen sağlıklıydın ya doğduktan sonra nasıl olsa bol bol görecektik yüzünü :))






Ve ben daha hamileliğime doyamadan hiç ummadığımız bir anda geliyorum dedin :))












HAMİLELİKTEN FOTOLAR



























3-4 AYLIKKEN


























6-7 AYLIKKEN


























7-8 AYLIKKEN muayenehenede

















ZEYNEP PC BAŞINDA
























DOĞUMDAN 2 GÜN ÖNCE EN ŞİŞ HALİMLE:))

20 Nisan 2008 Pazar

3. ay (14 Nisan-14 mayıs)























1. hafta

















Artık az da olsa hareketlenmeye başladın canım oğlum :)
Ellerini kollarını oynatıyorsun, oyuncakları dikkatle inceliyor hatta onlara ağzını oynatıp gülücükler saçıp laf atıyorsun. Şimdilik tabi fazla sesin çıkmıyor ama yine de iletişim kurmaya başladın onlarla, bizle de öyle.




























Bu hafta dönencenle de tanıştın ve çok dikkatini çekti gerçekten. Hatta bazen seni yatırıyorum beşiğine ve dönenceye dikatli dikatli bakıp winnie'ye ve Piglet'e laf bile atıyorsun. Onlara gülüyorsun ve kendi kendine oyalanıyorsun :) Tabi bu kendi kendine oyalanma faslı çok nadir oluyor bazen sıkılıyorsun. Seni onlarla oynarken izlemek çok eğlenceli :)




Hatta ellerini de yavaş yavaş kullanmaya başladın. Arada yatağının kenarındaki yatağa dikili olan midye ve kaplumbağa oyuncaklarına dokunuyorsun ve onlara bakıyorsun.












Bu haftaya kadar seni hiç hava alman için dışarı çıkarmamıştık. Havalar soğuk gittiği için korktuk seni hasta ederiz diye. Ama bu hafta hava çok güzel ve seni mümkün olduğunca her gün parka doğru götürüp hava aldırmaya karar verdik babanla. Ama tabi gelen giden olunca ve hava tekrar bozunca bu planımızı her gün uygulayamadık. Önceden seni pek dışarı çıkarmamamızın bir nedeni de ağladığın zaman yeri göğü inletircesine çığlık çığlığa ağlamandı ama artık büyüyorsun ve ağlamamaya başladın. Bebek arabasına binince bir süre sonra genelde uyuyorsun arada gözlerini açıp etrafa bakıyorsun ama çok şükür ağlamıyorsun.
Ama 1 seferinde uyandın ve çok kötü ağladın, yeni emdiğin halde emmek istedin sonra seni oyalamak için akla karayı seçtik. Ama alışmamız lazım artık bahar geldi hava almamız lazım.































Bu hafta üniversiteden ev arkadaşım Şazimet teyzen kızıyla beraber bizi ziyarete geldi. Kızı da çok büyümüş maşallah bıcır bıcır çok afacan. büyü de oyna onunla canım oğlum. Fotoğraf ta çekildik. Kim derdi Üniversitedeyken bi gün kucağımızda bebeklerimiz gezmelere gideceğiz :))




2. Hafta














Umutum, bana mı öyle geliyor bilmiyorum ama birden çok değiştin sanki mimiklerin yüzün oturmaya başladı:)
Hareketlerin ve tepkilerin daha da arttı ve artık resmen bizimle oyunlar oynuyor laflar atıyorsun. Birisinin kucağındayken mesela babana ya da bana "ıııhh" yapıyorsun beni al der gibi:)
"aauuvvv" demelere de başladın canım. Belki küçük şeyler gibi bunlar ama bizim için önemi çok büyük, ilk defa oluyolar çünkü:)
Fotoğraflarda bile daha farklı çıkmaya başladın artık hareketlisin çünkü, ellerin kolların durmuyor :)) Oyuncaklarınla daha çok konuşmaya onlara daha çok gülmeye başladın.





























Gece ağlamaların ve koliğin devam ediyor hatta sanki gitgide daha da geç yatmaya başladın:( bunu düzene sokmamız lazım çünkü 1 ay sonra kısa süreliğine de olsa çalışmaya başlayabilirim:s
Sinirlendiğin zaman tüm vücudunu kasıyorsun ve dimdik yapıyorsum. Kucaktayken bile bazen bir bakıyorum vücudun kaskatı ve dimdik şaşıyorum bu ne sinirdir diye :S





























Bu haftanın sonunda baban Japonya'ya gitti. Önceki gece sen ağlayıp susmayınca panik oldu baban. Oğlum yine burda ağlıycak, ben şimdi onu bırakıp nasıl gidicem oralara? dedi üzüldü:(
ben de üzülüyorum ama napalım mecburuz arada ayrı kalıcaz para da lazım :)
İlk defa babandan ayrı kaldık ve ilk gece anneannenler evde olmasına rağmen ev bomboş geldi yalnız hissettim kendimi :(
oysa ki evde yalnız kalmaya da alışkındım önceden. İnşallah hayırlısıyla gelir baban da kavuşuruz. Baban giderken sen yine ağlıyodun.











29 Nisan 2008 sabahı Ayfer ablam aradı ve sana vesikalık fotoğraf çektirmemi istedi. SSK girişi yapmamız için seni reklam ajansına kaydettirecekmiş. İnşallah ileride işine yarar oğlum, çünkü emeklilik yaşı yükseldikçe yükseliyor en azından biraz faydası olur sana inşallah...
Mini mini bir bebeğe vesikalık fotoğraf çekiliyor mu acaba dedim, çekiliyormuş :)
Zaten gece 2 buçukta yattığın için sabah 10da seni babama verip 12ye kadar uyumuştum. O gün de son günmiş acele acele kahvaltı bile yapmadan seni cici cici giydirdim ve fotoğrafçıya gittik.
Fotoğrafçıda pek bi sevdiler seni maşallah pek bi tatlı olmuştun yakışıklı oğlum benim:)
Ben rahat durur musun diye tedirgindim ama çok şükür sakin zamanına denk geldi de uslu uslu etrafa bakındın.
Ben de kameraya yakın şebeklik yaptım sana çıngırak falan salladım, laf attım ve maşallah harika bi poz çıktı ortaya. Tabi fotoğrafçıyla beraber ben de bir kaç foto çektim.
Ayfer teyzemize çok teşekkür ederiz artık benim oğlum da sigortalı :))
İşte çıkan harika pozumuz


3. Hafta





















Babanın japonya'dan geleceği gün Ayfer teyzenle beraber sana bebek arabası ve Emre abine de bisiklet bakmaya Haşim İşçan'a gittik orda beğenemeyince de teyzen bizi Carousel'e götürdü.

Aslında ertesi gün misafirim var diye ben pek gitmek istememiştim ama gittik, iyi ki de gitmişiz:) mothercare'de hem güzel hem de hesaplı bir araba bulduk aldık. Bayağı da oyalanmışız en son migrosa girdiğimizde saat 9 buçuktu neredeyse. Orada kolik krizin tuttu bir başladın ağlamaya susmadın yine. Depoya emzireyim diye götürdüler ama yok susmuyordun:s

Ağlaya zırlaya bindik arabaya yolda emerken sustun da rahat gitik, ama eve gelince de hiç susmadın çok ağladın. Ayfer teyzen sana baktı ben de misafire hazırlığa başladım tabi sık sık gelip seni emzirdim, banyo yaptırdık falan...

2 buçuğa kadar mutfaktaydım çok yorucuydu. Baban 2 buçukta gelince de rahat bi nefes aldım ve yattım. Artık çok şükür koliğin son demlerini yaşıyoduk sanırım :)












Artık geceleri kaka yapmamaya başlamıştın ve kaka yapmayınca da uyanmıyordun. Gece ilk yattığında 4 saat falan deliksiz uyumaya başladın ardından da 1-2 saatlik uykular geliyordu tabi:s

yine de kaçta uyuyacağın kaç saat uyuyacağının belli olması güzeldi.





4. hafta






13 Mayıs pazar 2008 anne olduğum ilk anneler günüydü:)

Aslında çok özel bir gündü ama malesef baban bunun farkında değildi ve bana ne çiçek ne hediye almadı kutlamaya bile zor kutladı :( Yine de mutsuz bir gün değildi annem ve Ayfer ablam gelecekti biz de onlara babanla güzel bir sofra hazırladık güzel bir yemek yedik güzel geçti.





















Artık sık sık uyurken ve uyanıkken ellerini ağzına götürmeye başladın ve tırnaklarını sık sık kestiğim halde uyurken yüzüne façalar atıyorsun:S
Ellerini birbirine kavuşturuyorsun çok meşgül görünüyorsun ve tabi çok ciddi ve tabi çooook çok tatlı:)

















Bruce Wills oğlum benim :)













İlk defa sana bebe tulumu ve penye haricinde bir kıyafet giydirdik:) Biraz büyük geldi ama olsun, çok yakışıklı oldun tamm erkek adam oldun :)














Bu ay doktor kontrolümüz yoktu boyuna kilona baktıramadık :( Ama benim hesaplarıma göre yine 1 kilo civarında almıştın...